Boyalarda katı içerik, kaplama filmi kurutulduktan sonra kaplama bileşeninin kaplama filmi haline gelen kısmını ifade eder. Belirli bir sıcaklıkta ısıtılıp pişirildikten sonra kaplamanın kalan kütlesinin, numunenin başlangıç kütlesine oranı ile ifade edilir.
Kaplama bir film haline getirildikten sonra buharlaşan şey, kaplamadaki çözücü, tiner ve bazı katkı maddeleridir. Gerisi, boyadaki reçineler, pigmentler, dolgu maddeleri ve bunlara benzer uçucu olmayan bileşenlerdir. Bu nedenle, katı madde içeriğine uçucu olmayan madde içeriği de denir. Boyanın katı maddesi içeriği ne kadar yüksekse, boyandığında ilk filmin kalınlığı o kadar fazla olur. Yani, aynı kuru film kalınlığını elde etmek için, daha yüksek katı madde içeriğine sahip kaplama, düşük katı madde içeriğine sahip kaplamadan daha az kaplama tüketir. Bu nedenle, bir boya çeşidi seçerken, genellikle yüksek katı madde içeriğine sahip bir boya seçmek daha ekonomiktir.
Boyanın katı içeriği, boyanın etkin kullanım oranını ve etkenin içeriğini belirleyebilir ve ayrıca boyanın çevre koruma performansını da belirleyebilir. Boyalarda katı madde oranı, solvent bazlı boyanın önemli bir performans endeksidir.
Kaplamaların katı içeriği genellikle fırın yöntemi ile ölçülür. Fırın yöntemi, Petri kabı yöntemi ve saat camı yöntemi olarak daha da ayrılabilir. Farklı ülkelerin tespit standartları biraz farklıdır, ancak temel prensipler aynıdır. Kullanılan yöntem, boyayı belirli bir sıcaklıkta ısıtmak ve pişirmek ve boya kuruduktan sonra kalan madde miktarını numunenin orijinal kütlesiyle karşılaştırmaktır.
Bu konuda Uluslararası Standartlar Örgütü (ISO) tarafından geliştirilen “ISO 3251 Boyalar ve vernikler - Uçucu ve uçucu olmayan maddelerin belirlenmesi” standardına uyulmaktadır.
Bu belge, boyaların, verniklerin, boya ve vernik bağlayıcılarının, polimer dispersiyonlarının ve fenolik reçineler (resoller, novolak çözeltileri vb) gibi yoğunlaşma reçinelerinin kütlece uçucu olmayan madde içeriğini belirleme yöntemini belirtir. Bu standartta, dolgu maddeleri, pigmentler ve diğer yardımcı maddeler (örneğin koyulaştırıcılar, film oluşturucu maddeler) içeren formüle edilmiş dispersiyonlar için de geçerli bir yöntem açıklanmaktadır.
Bir ürünün uçucu olmayan madde içeriği mutlak bir miktar değildir, ancak belirleme için kullanılan sıcaklığa ve ısıtma süresine bağlıdır. Sonuç olarak, bu yöntem kullanıldığında, çözücü tutma, termal ayrışma ve düşük molekül kütleli bileşenlerin buharlaşması nedeniyle uçucu olmayan madde içeriği için sadece göreli ve gerçek olmayan değerler elde edilir. Bu nedenle yöntem, öncelikle aynı tür ürünün farklı partilerini test etmek için tasarlanmıştır.
Bu yöntem, belirli bir süre ısıtmanın uygun olduğu düşünüldüğü takdirde sentetik kauçuk kafesler için uygundur.
Uçucu olmayan maddeyi belirlemek için kullanılan şirket içi yöntemler genellikle kızılötesi veya mikrodalga radyasyonuyla kurutmayı içerir. Bu tür yöntemlerin standardizasyonu mümkün değildir, çünkü bunlar genel olarak uygulanabilir değildir. Birçok polimer bileşimi bu tür bir işlem sırasında parçalanmaya eğilimlidir ve bu nedenle yanlış sonuçlar verir.
Bu testlerde, sıradan laboratuvar cihazları yanı sıra düz tabanlı kap, hava fırını, analitik terazi ve desikatör kullanılır.
Katı bileşenlerin kütle kesri ve katı bileşenlerin hacim kesri için Amerikan Test ve Malzeme Kuruluşu (ASTM) tarafından yayınlanan farklı test yöntemleri de kullanılmaktadır:
Kuruluşumuz, çeşitli sektörlerdeki işletmeler için verdiği sayısız test, ölçüm, analiz ve değerlendirme çalışmaları arasında, eğitimli ve uzman bir kadro ve gelişmiş teknolojik donanımı ile, boyalarda katı madde oranı analizleri hizmetleri de vermektedir.