Gıdalarda GDO Tespiti

Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO), yirmi yıldan fazladır gıda zincirine dahil olmuştur. Bugün GDO’lu gıda üretimi yaygın olarak uygulanmaktadır ve GDO’lu ürünler için ekim alanları sürekli genişlemektedir. Bugün dünyada üretilen soya fasulyesinin yüzde 80’inden fazlası, pamuğun yüzde 70’i modifiye edilmiştir.

Gıdalarda genetiği değiştirilmiş organizma (GDO) tespit etmek için uygulanan yöntemlerin çoğu şu ikisine dayanmaktadır:

• Transgen dizilerini çoğaltmak için polimeraz zincir reaksiyonu (PCR)
• Bir transgen gen ürününe veya ürünlerine bağlanmak için immünolojik yöntemler (başlıca ELISA, enzime bağlı immünosorbent deneyi)

Bugün birçok ülkede, gıda ve yem ürünlerinin piyasadaki izlenebilirliğini garanti altına almak ve tüketicinin seçme özgürlüğünü korumak için genetiği değiştirilmiş organizmalara yönelik yasal düzenlemeler çıkarılmaktadır. Bu nedenle, bu yasal düzenlemeleri uygulamak için DNA’ya dayalı birkaç GDO tespit stratejisi geliştirilmiştir. Bunlar arasında polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) yöntemi sayısız avantaja sahiptir ve kantitatif PCR yöntemi, GDO rutin analizlerinde gelişmiş laboratuvarlar tarafından en fazla tercih edilen yöntemdir.

Bununla birlikte, dünya genelinde GDO çalışmaları hızla gelişmektedir ve PCR teknolojisi bazı teknik engellerle karşılaşmaktadır. Bu güçlükleri aşmak için, tek genetiği değiştirilmiş organizma hedefinin daha hızlı algılanmasına ve birden fazla genetiği değiştirilmiş organizma hedefinin eşzamanlı tespitine olanak tanıyan alternatif algılama yöntemleri geliştirilmiştir.

Kuruluşumuzda gerçekleştirilen test, analiz, ölçüm ve değerlendirme çalışmalarında, ulusal ve uluslararası standartlara ve yürürlükte olan yasal düzenlemelere uyulmakta ve güvenilir ve tarafsız sonuçlar elde edilmektedir. Bu kapsamda yapılan sayısız testler arasında gıdalarda GDO tespiti hizmetleri de bulunmaktadır.